9 Haziran 2011 Perşembe

bir veda daha

Uzun zaman önceydi,
Evde kahve içiyorduk seninle
Çokta uzun bir zaman dilimi değil aslında.
Tarih sorma bana bilmiyorum çünkü.
Belki bir pazar sabahı,
Belkide bir cumartesi gecesiydi.
Ama sen ameliyat olduğun dönemdi sanırım.

Anne dedim sana içim acıyarak,
Seninde bulunmuş olduğun durumu hiçe sayarak.
Anneannem ölürse ağlarmısın? anlamsızdı biliyorum.
Gözlerin doldu, mesafeler ne kadar uzun olursa olsun,
O benim annem ve varlığı yeter dedin.
Peki ya ben ölürsem ağlarmısın dedi,
Nefes alamam, boğulurum dedim...

Anneannem öldü, ve annem ağladı.
Hemde çok.
İçimi acıtan cümlesi
beni neden bıraktın annem oldu...

Radyoterapi gördüğü döneme denk gelmesiiyi olmadı.
Annesinin cenazesine katılamamış olması acı.
Ama güçlü olmak zorunda olduğunun farkında.
Gurbette olmak gerçekten çok zormuş.
Seni görünce bunu birkez daha anladım.
Bir yanda çocukların, bir yanda annen
bir yanda kardeşlerin, bir diğer yanda sağlığın...
Yüreğindeki acının tarifi mümkün değil.
Ömrünün sonuna kadar seni bırakmıyacak
Bunu öylesine iyi anlıyabiliyorumki
Sözün bittiği yerdesin ve bizler sana ne desek boş.
Sadece güçlü olmak zorundasın anne.
Bizi sensiz bırakmamak için ayakta kalmak zorundasın.
Seni çok seviyorum.
Bizi sensiz bırakma olurmu.
Ve dilerim senin ömründe anneanneminki kadar
uzun ve sağlıklı olur.